Ramazan ayının en büyük görevi nefisleri terbiye etmek.
Susuzluğa ve açlığa karşı bedenimizin sınırlarını gözlemlemek. Bu mübarek ayda
gelenek haline gelmiş olan ise iftar sofralarının kalabalık olması.
Misafirlerin gelmesi, ihtiyacı olanların
doyurulması. Özellikle kurulan iftar sofraları belki de ramazan ayının en
keyifli yanı. Yalnız dinimiz gereği ibadetimizi yerine getirirken sonsuz bir iç huzurun yanında beden sağlığını da
ihmal etmememiz gerekiyor. Belli başlı önemli noktalara ufak ufak değinmek
istiyorum.
Malumunuz üzere son yıllarda ramazan ayı yazın tam ortasına
denk geliyor. Günler uzun. Dolayısı ile
oruç tutulan süre de uzun oluyor. Geceler oldukça kısa. İftar ve iftar sonrası
süre oldukça dar bir zaman. Uzun iftar sofrasının ardından tatlıyı, çerezi,
çayı tüketecek zaman dilimi çok kısıtlı. Peki ne mi yapmalı;
·
SAHUR
YAPMAK ŞART: gece uyku bölünmesin
diye akşam yatmadan önce sahur yapanların sayısı oldukça fazla. Özellikle bu
yıl olduğu gibi haziran ve temmuzun uzun günlerine denk gelen ramazan ayında
ise gece uyanıp sahur yapmak son derece önemli. Sahur yapmak, gün içinde hem
kan şekeri dengenizi koruyacak hem de daha uzun süre açlık duymamanızı
sağlayacaktır.
·
SAHURDA
KAHVALTI YAPIN: Gece yemek yemenin
sindirim sistemine zarar verdiğini çoğu kişi bilir. Dolayısı ile ağır et
yemekleri, kızartmalar ve hamur işleri sahurda tüketilmemesi gereken
yemeklerdir. Sahur yemeğini kahvaltı gibi yapmak ise sindirim sisteminiz
açısından oldukça sağlıklı olacaktır.
·
SAHURDA
YUMURTA TÜKETİN: Yumurta safra kesesi taşı olanlar hariç, mutlaka herkesin
tüketmesi gereken bir besindir. Özellikle sahurda haşlamış veya yağsız
pişirilmiş yumurta vazgeçilmezimiz olmalıdır. Omlet , menemen veya sebzeli
pişmiş yumurta hem gün içinde daha uzun tok kalmanıza, hem de protein
dengenizin korunmasına yardımcı olacaktır.
·
2 ŞİŞE
MADEN SUYU İÇİN: gün içinde suyun içilmemesi ancak bunun yanında sıcağın etkisi
ile fazlaca terleme, hem su hem de mineral dengemizi bozabilir. İftar saati
yaklaştıkça baş ağrıları artabilir, fiziksel performansta yavaşlamalar
görülebilir. Bu durumu önleyebilmek amaçlı suyun yanı sıra hem sahurda hem de
iftarda 1’er şişe doğal maden suyu içilmelidir. Eğer tansiyon hasta iseniz
maden suyunu sadece 1 şişe ile sınırlamakta fayda vardır.
·
SU İÇİN: Özellikle 15 yaş altı ve 60 yaş üstü bireylerin
susuzluğa dayanmaları daha zordur.
Gün içinde bayanların minimum 2 litre, erkeklerin ise 3 litreye yakın su
tüketmeleri gerekir. İftar ile sahur arasında kalan zaman diliminde bu miktar
suyun içilmesi gerekir.
·
İFTARI
2’YE BÖLÜN: Uzun süren açlığın ardından ziyafet sofralarında kontrolsüzce
tüketilen yemekler, hem hazımsızlık ve şişkinlik gibi mide sorunlarına, hem de şeker, tansiyon dengesinin bozulmasına
neden olacaktır. Dolayısı ile daha kontrollü yiyebilmek için iftar yemeğini 2
bölüm halinde yapmak gerekir. Ezan okunduğunda 1 kase çorba, salata ve 1 dilim
ekmek ile başlangıç yapıldıktan sonra en az 15 dakika ara verilmelidir.
Sofradan kalkmak, biraz dolaşmak gün boyunca boş olan midemizin
rahatlayabilmesi için önemlidir. 15-20 dakika sonrasında ise iftar yemeğimizin
geri kalanını tüketmek için tekrar sofraya oturmalı ve kontrollü bir şekilde
iftarımızı yapmalıyız.
·
PİRİNÇ,
PATATES VE BEYAZ EKMEKTEN UZAK DURUN: Bu besinler kan şekerimizin aniden
yükselmesine neden olacaktır. İftar sonrasında daha dinç kalabilmek ve
şekerinizin yükselmesini önleyebilmek için bu üç besinden mümkün olduğunca az miktarlarda
yenilmelidir. Ancak bulgur pilavı, baklagil yemekleri, sebzeli kıymalı
yemekler, tam buğday ekmeği, et ve tavuk yemekleri gönül rahatlığı ile
tüketilebilecek iftar yemekleridir.
·
ARA
VERMEDEN YEMEK YEMEYİN: yoğun iftar yemeğinden sonra akşamların kısa
olmasından dolayı yatana kadar sürekli bir şeyler yemek çoğu ailenin yaptığı
bir hata. Vücudu hiç dinlendirmeden sürekli bir şeyler atıştırmak hem kilo
almanıza hem de kan değerlerinizin bozulmasına neden olur. Dolayısı ile iftar
sofrasından kalkınca en az 2 saat bir şey yemeden ara vermelisiniz.
·
MEYVE
DEYİP GEÇMEYİN: iftar sonrası büyük porsiyonlarda hazırlanan meyve
tabakları sağlığınızı riske atabilir. Meyvenin de içinde şeker olduğunu
unutmayın. 1 porsiyon iftar sonrası 1 porsiyon da sahurda meyve tüketilmesi
ramazan ayında yeterli olacaktır.
1 porsiyon meyve miktarları ise ortalama şu
şekildedir;
Elma
|
1 küçük boy
|
Kırmızı erik
|
5 orta boy
|
Karpuz
|
1 ince dilim (250g)
|
Kayısı
|
4 orta boy
|
Kiraz
|
15 adet
|
Şeftali
|
1 orta boy
|
Hurma( kuru )
|
5 adet
|