Bilirsiniz bu memlekette herkes bir başkasının işine burnunu
sokmaya bayılır. Mesleğimizin popüler olmasından dolayı doktoru, hemşiresi, yazarı,
psikoloğu, mankeni, şarkıcısı kısacası elma ile yeşil çayı öğrenmiş herkes
başımıza diyetiysen kesilir. Asıl bu işin okulunu okumuş, 4 yıllık eğitimini
almış, yıllarca bu mesleği tecrübe etmiş asıl diyetisyenleri ise yok saymaya
kalkarlar hatta işin dozunu abartıp hakaret etmeye ve “ Diyetisyene gitmeyin”, “
çocuklarınızı diyetisyene götürmeyin” diyecek kadar seviyesizleşebilirler.
Her işin başı cahillik. Ben bir diyetisyen olarak iyi
niyetli düşünmek istiyorum ve son zamanlarda yapılan bu söylemleri cahillik
olarak nitelendiriyorum.
Beslenme ve diyet uzmanları sadece “insanları zayıflatan”
kişiler değildir. 4 yıllık lisans eğitimi sırasında yenidoğanından, çocuğuna,
yaşlısından, hastasına kadar bütün grupların beslenme düzeninin nasıl olmasının
gerektiğini akademik olarak öğrenmiş, hatta büyük şehirlerin çok nüfuslu özel
ve devlet hastanelerinde tam 1 yıl sahada pratik yaparak mezun olmuş
kişilerdir. Diyetisyenler, bir çocuk
kilo alıyorsa altında yatan nedenlerin neler olabileceğini tahmin edebilecek ve
hekim yardımı ile birlikte çocuğun beslenme tedavisini uygulayabilecek yetiye
sahip kişilerdir.
Çocukluk çağındaki şişmanlığa müdahale edilmezse ileride ne
gibi problemler yarattığı diyetisyenler tarafından detaylıca bilindiğinden
dolayı bizim önerimiz kilo sorunu yaşayan çocukların alanında uzman bir
diyetisyen ve doktor tarafından takibinin yapılmasıdır.
Dolayısı ile herhangi bir konuda yetersiz bilgisi bulunan
kişilerin “çocuklarınızı diyetisyene götürmeyin” gibi bir cümleyi sarf etmesini
biraz öncede dediğim gibi o kişinin cahilliğine veriyorum.
1 yorum:
Çocukların diyetisyene gitmesi kadar doğal bir şey yok.
Çünkü diyetisyenler sağlıklı beslenmeyi çocuklara öğreterek ,ileride oluşacak sağlık risklerinide önlemiş olmaktadırlar.
Aynı zamanda anne babada sağlıklı beslenme konusunda bilgi sahibi olmaktadır.
Yorum Gönder