24 Şubat 2015 Salı

ÇAYDA SORUN YOK, YA İÇİNE ATILAN ŞEKERLER?



Çay milli içeceğimiz bunda hemfikiriz. Bende bir çay kolik olarak hiçbir hastama çay içmeyi yasaklamıyorum. Ama konu şeker olunca duruşum net, fikrim sabit : ÇAYA ŞEKER ATILMAZ!

İster ev hanımı olsun, ister çalışan biri, öğrenci, öğretmen, gezen, oturan hiç fark etmez. Herkes çay içmeyi seviyor.  Bizi dinginleştiriyor, mutlu ediyor. Çalışırken bir nefes aldırıyor. Yanına da hoş sohbet bir arkadaş bulduk mu daha ne isteriz.  Yani kısaca çay ile bir derdimiz yok. Benim bütün derdim o minik şekerlerle. 

Çayı şekerli içmeyi seven hastalarımda ilk iş kolları sıvayıp şekersiz çay içmeye alıştırmak oluyor. 1 hafta boyunca gelen çayların yanındaki şekerleri biriktiriyoruz. Haftanın onunda bir bakıyoruz ki şekerden bir dağ oluşmuş. Ne acı değil mi?

Peki çayı şekersiz içmeyi nasıl başarıcaz, bunun yöntemi var mıdır diye sorular duyuyorum. Şöyle anlatayım:  dilimizin üzerinde minik minik tat algaçları mevcut. Bu algaçların bir hafızası var. Yılların vermiş olduğu alışkanlıktan 1 günde kurtulmak tabi ki zor. Ama tat algaçlarının hafızasının pek kuvvetli olduğunu söyleyemem. İlk 1 hafta sizi oldukça zorlar. Hatta çaydan bile soğursunuz. Ama dayanın. Sabredin. 10. Günü devirdiğinizde çayın tadı güzel gelmeye başlayacak. Hatta 15. Günden sonra çaya şeker attığınızda garipseyip içemeyeceksiniz. 

Eğer çayınıza 2 şeker yada 1 tatlı kaşığından fazla şeker atan biri iseniz yöntemim biraz daha farklı.
Ilımlı kısma yöntemini deneyin. Yani 10 gün boyunca ısrarla kullandığınız şekerin yarısını kullanın. 15. Gün alışacaksınız merak etmeyin. 15. Günden sonra yine kullandığınızın yarısını kullanın. Bir 10 gün daha aynı yöntemi devam ettirin. En sonunda artık şekeri bırakma zamanı gelmiştir. Tebrikler.
Peki bir beslenme uzmanı olarak çaya atılan şekeri niçin sevmiyorum size bunu anlatayım. Şeker aslında hayatımızı devam ettirebilmemiz için dışarından almak zorunda olduğumuz bir madde. Şeker, tuz  ve su sayesinde yaşıyoruz bu doğru. Ama sofra şekeri yani çay şekeri ihtiyacımız olan şeker değil. Yani kan şekerimizi dengeleyebilmek için sofra şekerine ihtiyacımız yok. Şeker içeren diğer besinlere ihtiyacımız var. ekmek, baklagiller, bulgur, pirinç, meyve, süt ihtiyacımız olan şekeri içeren besinler. Sofra şekeri ise boş enerji kaynağı. İştahımızı açan,bizi yağlandıran, kilo aldıran, iç yalanmaya sebep olan, kanser hücrelerinin üremesine sebep olan bir madde. Peki bu maddeyi her gün her dakika çay gibi enfes bir içeceğin içinden almak sizce sağlıklı mı? 

Çayınıza şeker atmayın. Yeni demlenmiş mis gibi çayınızı sağlıkla yudumlayın. Ben mi napıyorum? Çayımın içine en son ne zaman şeker attığımı gerçekten hatırlamıyorum.


19 Şubat 2015 Perşembe

DİYETTE ARA ÖĞÜN ALTERNATİFLERİ




     Diyetin olmazsa olmazı ara öğünlerdir bunu biliyorsunuz. Her ne kadar bazı uzmanlar ara öğün önermese de hem şeker kontrolü için, hem metabolizmayı hızlandırmak için hem de iştahınızı kontrol altına alabilmek için hala ara öğünlü diyetler geçerliliğini sürdürüyor. Benim de diyetlerimde ara öğünlerim çok kıymetli. Ara öğün olmadan yazdığım diyetlerin sayısı 2-3 ‘ü geçmez sanırım. Özellikle de akşam üstü 16:00-17:00 ara öğünü benim olmazsa olmazım. Belki ihtiyaç duymadığınız için belki de yoğunluğunuzdan sabah ara öğününüzü atlayabilirsiniz. Ama enerjimizin en çok azaldığı, şekerimizin destek istediği  akşamüstü saatleri çok önemli . Ayrıca akşamüstü ara öğününün bir diğer önemli görevi de akşam yemeği için iştahınızı ciddi anlamda kesmesi. Tabii bunda tercih ettiğiniz ara öğünün de içeriği  önemli. Yanlış tercihler sizi daha çok acıktırabilir veya kilo alımı yaşatabilir. Bu yazım akşam üstü ara öğünlerinizin nasıl olabileceği hakkında. Sadece bir ara öğün için onlarca alternatif mevcut.

İşte benim sevdiklerimden bazıları;
·         1 avuç leblebi ve 1 bardak ayran
·         1 adet probiyotikli yoğurt ve içine 2-3 adet kuru kayısı
·         1 dilim ekmek üzerine 1 adet karper peynir. Yanlarına 1 fincan yeşil çay
·         1 bardak süt ve 2 adet kepekli galeta
·         4 adet kuru kayısı ve 10 adet badem
·         1 fincan sütlü şekersiz neskafe yanına 3 adet şekerli diyet bisküvi
·         1 fincan sütlü neskafe yanına 1 adet pastane kurabiyesi
·         1 kase yoğurt içine yeşil mevsim otları, baharatlar ve 1 dilim kıtır etimek
·         1 kutu light ton balığı yanına yeşillikler ve 1 dilim kıtır ekmek
·         Her birini 1 adet marul yaprağına sarılı 3 adet çiğ köfte  ve yanına 1 bardak ayran
·         1 orta boy ince ince kesilip fırınlanmış elma üzerine tarçın ve 1 tatlı kaşığı öğütülmüş fındık

Ara öğünlerim çok lezzetli değil mi? Diyet yapmak demek eziyet çekmek demek değildir.  Herkese keyifli ve sağlıklı diyetler dilerim.

4 Şubat 2015 Çarşamba

PORSİYONLARI NE KADAR BİLİYORSUNUZ?




Diyet programlarımda en sıkıntı çektiğim konulardan biri de porsiyonlar. Herkesin kaşığı, herkesin su bardağı, herkesin eli, avucunun içi birbirinden farklı. Genelde fotoğraf çektirip bana göstermelerini istiyorum ama yine de sıkıntı yaşadığım programlar olabiliyor. Bende gerçek porsiyonları size anlatmak için bir yazı hazırlamak istedim.


 Fotoğrafta da görüldüğü gibi porsiyonu oldukça farklı anlamlar çıkaracak bir çok besin var. 1 kase makarna diyorum ama hangi kase ile, 1 parça peynir diyorum ama hangi boyutta. Bu fotoğraf porsiyonların doğrusunu gösteriyor.
Sizin için interneti şöyle bir gezindim ve en doğru fotoğrafları buldum. 


 1. İşte benim birincim. Özellikle bayanlara çok uygun. eğer öğle yemeğinde porsiyonunuz buysa ve yanında da ekmek yemediyseniz SÜPER.  Yanındaki bulgur pilavı çıkmak kaydı ile 1 dilim ekmek yiyebilirsiniz.balığı tam kararında, sebzesi bol tam bir diyet tabak.






2. Aşağıdaki tabakları bir inceleyelim. A tabağı erkekler için daha uygun. Tahılı daha bol. 2 porsiyon tahıl mevcut. Yani 2 dilime eşdeğer şekilde pilav. Tabi ki zayıflama diyetlerinde kepekli pirinç veya bulgur kullanmanızı tavsiye ediyorum. Ama porsiyon uygun. Yanına 1 kase yeşil salata ile süper. Tabi ki bu tabağın yanında ekmek yok. B tabağına bakalım. Tahılı 1 porsiyon. Daha bayanlara uygun bir tabak. Sebzesi bol, tavuğu oldukça ideal. 2 resim önceye giderseniz avuç içi kadar bir et içerdiğini tahmin edebilirsiniz. SÜPER.





3. İşte benim diyet tabağım. Güzel büyük parça yaklaşık 2 porsiyon kadar ızgara et. Eğer öğle yemeğini sebze ile geçirdiyseniz akşam bu boyutta bir et yiyebilirsiniz. Yanında tahıl mı yok? Ozaman 1 dilim esmer ekmek ile birlikte afiyetle karnınızı doyurun. Bu arada diyette sote sebzeye bayılıyorum. Kolarisi düşük, lezzeti bol. Daha ne olsun. 



4. Hani makarna diyorsanız işte buyurun. Buradaki porsiyon 3 tahıl hakkı kadar. Yaklaşık 9-10 kaşık gibi görünüyor. öğle yemeğinde bu tabağı tüketin. Akşam yemeğinde de ekmek yemeden 3 numaralı tabağı tüketin. İşte size makarnalı diyet. Makarnalarınızı burada olduğu gibi kıyma veya peynir ile zenginleştirin. Tek başına makarna yiyip kalkmayın. Yanında veya içinde sebzeleri mutlaka olsun. 




NOT: Porsiyonu hakkında merak ettiğiniz bir besin var ise yorumdan yazabilirsiniz. Bilgilendirmek benim işim :)

2 Şubat 2015 Pazartesi

SAĞLIKLI BESLENMENİN 7 KURALI





Sağlıklı besin seçimi ve sağlıklı beslenme adına kafanızı karıştıran şeyler varsa bu yazı sizin için… Çok zor değil, sadece önemli 7 noktaya dikkat etmenizi öneriyorum.

1.       SU İÇMEYİ UNUTMAYIN.
Yetişkin bir kişinin vücut ağılığının ortalama yarısı sudur. Su sağlıklı yaşayabilmemiz için son derece önemlidir. Kadınların gün içinde ortalama 2 lt, erkeklerinde 3lt civarı su tüketmeleri gerekir. Su ile detaylı bilgi için TIKLAYABİLİRSİNİZ .

2.       SEBZESİZ VE MEYVESİZ BİR HAYAT OLMAZ
Gün içinde mutlaka ama mutlaka 2-3 porsiyon kadar sebze, 2-3 porsiyon da meyve tüketmeliyiz. Sebze ve meyvelerde lifler, vitaminler, mineraller ve sağlığı kuvvetlendirici faydalı maddeler bulunuyor. Özellikle organ yağlanması, böbrek sağlığı, bağırsak sağlığı ve tabi ki kalp-damar sağlığı için sebzeleri ihmal etmeyin. İlla belli sebzeleri yemek zorunda değilsiniz. Ne seviyorsanız onu yiyin.  Ispanak seviyorsanız ıspanak, fasülye seviyorsanız fasülye. Yeter ki yiyin.daha detaylı bilgi için TIKLAYINIZ
3.       DENGE VE ÇEŞİTLİLİK
Sürekli aynı tür yemekleri yemekten vazgeçip biraz yeniliklere açık olmak gerekiyor. Et, tavuk, balık, hindi 4 farklı çeşit protein kaynağıdır. Mutlaka tüketin. Sebzeler ve meyveler rengarenk, birine takılıp kalmayın. Peynir, süt, yoğurt, ayran, kefir ve sütlü tatlılar. Kısacası çeşitlilik ve denge sağlık açısından gereklidir.
4.       MUTLAKA KAHVALTI YAPIN
Yoksa siz hala kahvaltı yapmadan sağlıklı kalmaya mı çalışıyorsunuz. Bütün gece aç kalan vücudunuza sabah uyandığınızda yakıt verin. Yakıtını verin ki metabolizmanız canlansın ve kalorileri kolay yaksın. Yoksa az yiyerek kilo alanlardan olmaya başlarsınız. Uyandıktan sonraki ilk 1 saat içinde mutlaka bir şeyler yiyin.
5.       DOYDUĞUNUZDA ÇATAL BIÇAĞI BIRAKIN, PORSİYON KONTROLÜNE DİKKAT EDİN. 
Belki de en sık yaptığımız hata işte budur. Aslında doymuşuzdur ama tabaktaki yemek o kadar lezzetli görünüyordur ki bitirmek için uğraşırız. Ama doyduysanız o çatal bırakılmalıdır. İşte böyle böyle fazla porsiyonlar tüketerek mide kapasitenizi, hacminizi artırırsınız. Kilo almanın bir numaralı başlangıcı dur diyememektir.
6.       VÜCUDUNUZUN KUSURSUZ ÇALIŞMASI İÇİN GÜN İÇİNDE NE KADAR BESİN TÜKETMENİZ GEREKTİĞİNİ TESPİT EDİN.
Karmaşık bir başlık olmasına rağmen aslında bunu tespit etmek gayet kolay. Elinize bir kağıt bir de kalem alın. En az 3 gün boyunca gün içinde yediğiniz her şeyi ve tabik i içtiklerinizi not edin. Bu esnada kendinizi nasıl hissettiğinizi de yanına ufak notlarla bildirin. ( acıktım, tok tokum, canım tatlı istiyor gibi) ertesi gün bu enüyü size dah uygun, daha konforlu hale getirmeye çalışın. Örneğin bir gün önce saat 15:00’te acıkmadan yediyseniz, bir dün sonra o öğünü 16:00’ya kaydırın. Böylece kendi kendinize daha rahat beslendiğiniz bir program çıkaracaksınız.
7.       ABUR CUBURLARI AZALTIN
İşte en can alıcı olan madde. Peki hiç çikolata yiyemeyecek miyim? Diye soranları duyuyorum. Tabi ki böyle bir şey yok. Neydi kural: DENGE . Kararında bırakmak, üst üste yememek kaydı ile abur cuburlarınızı azaltın. 1 paket çikolata açtığınızda onu 2-3 arkadaş paylaşın. Yiyin ama porsiyonlarınızı küçük tutun.